Öncelikle şunu belirteyim "ciddi şüphelerim var"ı geçtim, artık eminim: Bazı film özeti, plot, yorum yazanlar filmi ya izlemiyorlar ya da atlaya atlaya izliyorlar
Yorumlardan biri konuyu: "yolsuzluk ve ekonomik çekişmelerle..." özetlemiş
Bense hala "yolsuzluk filmin neresinde" diye düşünüyorum
Filme gelince doğrusu öyle abartıldığı kadar 9,5'luk bir film olduğunu düşünmüyorum. Yani ilginç bir hikaye, bazı görsel hoşluklar vs o kadar işte
Mesela senaryo o kadar trajedik öğeyi boca etmiş karakterlerin üzerine ama lütfedip mutlu bir günde öldürmüş ölüme en meyyal karakteri
Ya da şimdi kopacak, koptu derken bütün o curcunayı yaşamadan kopmuyor "en sükunet arayan"
Sonra Leylayı "köle izavra" gibi göstermek için babayı mutfakta işetmek nedir yani
Leyla yani tamam hırs yapmış filan da o kadar vaveylayı o kadar sakinlikle, vallahi pes...
"İran toplumu demek böyle" demeyin pilli kalple baba o sahneden nasıl indi, o aşağılanmayı nasıl atlattı anlamak mümkün değil. Hangi toplumda olursa olsun bu böyledir.
Filmin kendisinin anlattıklarından çok film sayesinde anladıklarım ise bence daha kıymetli: Propaganda savaşlarının arasında özgünlüğünü kaybedip stilize Batı estetiğine biraz daha yenilmiş İran sinemasının yeni bir örneğini görme imkanı sağlıyor. Bu anlamda mesela Certified Copy'den daha öne çıkan yönü ise filmin İran'da çekilmiş olması. Yani estetik savaşları İran sokaklarında...
Yorum Gönder