Gelenek

Kültürün alt başlığı olarak temelde iki kavram söz konusudur: Gelenek, görenek. Ayrıca adet ve moda gibi kavramlardan da bahsetmek mümkündür ancak gelenek ve görenek karşısında olduça gelgeç tavırlardır bunlar.

Daha çok kelime anlamıyla sınırlı tutacağımız bu başlıktan sonra geleneği kavramsal olarak bir çerçeveye oturtacağımız bir bölümümüz daha olacak.

Ayrıca daha önce kültür, medeniyet, uygarlık kelime grubunda karşılaştığımıza benzer bir karmaşanın da gelenek, görenek, anane, örf ve töre arasında da bulunduğunu özellikle belirtmek istiyorum. Bu yüzden daha sonra tekrarlayacak olmamıza rağmen çok kısa bir özet olarak kültürün gelenek ve görenekten oluştuğunu belirteyim. Geleneğin ise anane, örf, töre ve dini gelenekten meydana geldiğini söyleyebiliriz. Göreneği oluşturan unsurları ise ayrıntılı değinmeyecek olsak da adet ve moda olarak tespit edebiliriz.

TDK Türkçe sözlüğünde “Bir toplumda, bir toplulukta eskiden kalmış olmaları dolayısıyla saygın tutulup kuşaktan kuşağa iletilen, yaptırım gücü olan kültürel kalıntılar, alışkanlıklar, bilgi, töre ve davranışlar, anane, tradisyon” şeklinde tanımlanan gelenek, görenek kelimesine nispetle, Arapça olan anane (İngilizce “tradition”) kelimesine karşılık olarak sonradan türetilmiş bir kelimedir.

Daha genel bir kavram olan kültürün de zaman zaman benzer şekilde tanımlandığı gibi, herhangi bir canlı tarafından değil insan tarafından üretilmiş ve belirli bir durumda insan için en uygun yaşam çözümlerini içeren birikimin gelenek olarak tanımlanması uygun görünmektedir. Çünkü örneğin bir hayvan için geleneksel bir davranıştan bahsedilemez; sürekli tekrarlanan ve/veya önceki kuşaktan devralınan ama gelenek kadar sistemli ve kapsamlı olmayan bu tür davranışların adet olarak tanımlanması daha uygundur. Bu tanıma ayrıca bir de tabii ki geleneğin geçmişe vurgu yapan yönünü de eklemek gerekir: Kadim bir geçmişten kuşaklar boyunca sınanarak bugüne ulaşan belirli bir yöredeki belli bir etnik kökene ve teolojik inanç sistemine sahip insanların oluşturduğu yaşam bilgisi birikimidir gelenek. Böyle uzun zamanlar içinde oluşmuş bir birikimin güncel küçük değişimlerin her birine, güncel radikal değişimlere ise hemen tepki vermesi, bir cevap üretmesi mümkün olmaz. Bu büyük bir transatlantiğin yön değiştirmesi gibi veya büyük, renkli bir sıvı birikintisinin birkaç damla su ile seyreltilmesi gibi zor bir durumdur. İşte bu tür durumlarda güncel yaşamın ihtiyaç duyduğu yaşam bilgisi için daha kısa vadeli birikimler bir süreliğine birlikte değerlendirilir. Bu görenek olarak adlandırılabilir. Ancak yine de dikkat edilmesi gereken şudur ki, daha geniş bir bağlamda bir toplumun İnsanlığa ve temsilcisi olduğu medeniyete olan katkısının asıl rengi geleneğinden gelir.

Bu çerçeveden hareketle görenek ile gelenek arasındaki farkın özetlenmesi gerekirse, gelenek geçmişin birikimini esas alırken, görenek daha çok güncel deneyime dayanan bir yaşam bilgisini karşılar denilebilir. Ayrıca gelenek, anane, örf, töre kavramlarını daha sonra ele alacağımız şekillerde kapsar.

Ne Düşünüyorsunuz Bu Konuda:

Daha yeni Daha eski