Atatürk Üniversite'si kampüsünde sanırım biri özel biri resmi kanallarla yaptırılan iki tane tırmanma duvarı bulunuyor. Yaklaşık 100 bin üniversite öğrencisinin ve en az bir o kadar yerli genç nüfusun yaşadığı bir şehirde bu duvarların üzerinde, kargadan çok insan olmalı değil miydi?
Şehrin yöneticilerine sorulsa gece gündüz şehir için çalışıyorlardır. Örneğin her geçen gün eriyen şehir nüfusunu Erzurum'da tutmak için -hem de ayıptır söylemesi nitelikli nüfusu nasıl burada tutarız diye düşünüyorlar- envai çeşit strateji geliştirirler, toplantı yapar, plan program dizerler. Bu gibi imkanların yata yata çürüdüğünü görünce "aman, plan programınız orda kalsın, var olan imkanların etrafını tel örgülerle çevirmeyin yeter. Kartal'ı Kargaya tünek edersiniz siz ancak" demek geliyor içimden ama der miyim?
Sussam gönül razı değil söylesem tesiri yok. Demeyeyim bari.
Şehrin yöneticilerine sorulsa gece gündüz şehir için çalışıyorlardır. Örneğin her geçen gün eriyen şehir nüfusunu Erzurum'da tutmak için -hem de ayıptır söylemesi nitelikli nüfusu nasıl burada tutarız diye düşünüyorlar- envai çeşit strateji geliştirirler, toplantı yapar, plan program dizerler. Bu gibi imkanların yata yata çürüdüğünü görünce "aman, plan programınız orda kalsın, var olan imkanların etrafını tel örgülerle çevirmeyin yeter. Kartal'ı Kargaya tünek edersiniz siz ancak" demek geliyor içimden ama der miyim?
Sussam gönül razı değil söylesem tesiri yok. Demeyeyim bari.
Yorum Gönder